Tagutu reddetmenin, tevhidin bir rüknu olduğunu, tagutu reddetmeksizin kimsenin imanının geçerli olamayacağını ve zamanımızdaki tagutların türlerini öğrendikten sonra tagutu reddetmenin sadece dille söylemekten ibaret olmadığını, pratikte uygulanması gereken bir amel olduğunu iyice anlaman ve pratik yaşantında yanlış ameller sebebiyle bu konularda şirke düşmemen için sana tagutu nasıl reddetmen gerektiğini bildireceğim. Aksi taktirde Allah (c.c)'ın şu sözü senin hakkında söylenmiş olur:
"Yapmayacağınız şeyi yapacağınızı söylemeniz, suç olarak çok büyüktür." (Saf: 3)
Tagutu inkar meselesi insanlara zikredildiğinde, tagutu silik ve net olmayan bir şekil olarak düşünürler. Öyleki onlar, tagutu sanki pratik hayatta varlığı olmayan, sadece teoride var olan bir varlık sanırlar. Oysa tagut, her zaman zihinde hazır bulunan ve pratik hayatta karşımıza çıkabilecek, sınırları, şekli net ve belli olan bir varlık olarak düşünülmelidir.
Tagut hakkında konuştuğumuzda, insanlar onu rahatlıkla reddedebilsinler diye şekli, resmi ve varlığı belli olan bir varlık hakkında konuşmamız gerekir.
Allah (c.c), tagutun nasıl reddedileceğini Kur'an'da muvahhidlerin imamı İbrahim (a.s)'in diliyle açıkça beyan etmiştir.
Allah (c.c), İbrahim (a.s)'i kendinden sonra gelen bütün rasullere ve en son rasul Muhammed (a.s)'e örnek göstererek şöyle buyuruyor:
"İbrahim ve beraberinde olanlarda sizler için güzel bir örnek vardır. Onlar kavimlerine şöyle demişlerdi: Biz sizden ve sizin Allah'tan başka taptıklarınızdan uzağız. Sizi reddettik. Bizimle sizin aranızda, bir olan Allah'a iman edinceye kadar ebedi bir düşmanlık ve kin başlamıştır." (Mumtahine: 4)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder